Onun kitaplarında her zaman mevcut olan temalar vardır.
- There are themes that are always present in his books.
Biz değişik başlıklarda konuştuk.
- We talked about various topics.
Matematik ve İngilizce benim en sevdiğim konulardır.
- Math and English were my favorite subjects.
Bütün konular içerisinde en çok İngilizceyi severim.
- I like English best of all subjects.
Biz farklı konular hakkında konuştuk.
- We talked about a variety of topics.
Konuşma diğer konulara geçti.
- The conversation moved on to other topics.
We can not follow the latest topics without reading a newspaper every day.
- Wenn man nicht jeden Tag eine Zeitung liest, kann man nicht über aktuelle Themen auf dem Laufenden bleiben.
I steered clear of sensitive topics.
- Ich vermied heikle Themen.