Kadın bir portakal yiyor.
- The woman eats an orange.
O bencil bir kadındır.
- She is a selfish woman.
Sanırım, o kadın onun karısıdır.
- That woman is his wife, I think.
Şu kadın onun karısı olmalı.
- That woman must be his wife.
Müzik alanında hiç kimse bu genç kadın eşit değildir.
- Nobody is equal to this young woman in the field of music.
Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
- My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
Bu mektup yaşlı bayanadır.
- This letter is to the old woman.
Güzel bir Estonyalı bayanla evleneceğim.
- I will marry a beautiful Estonian woman.
Kadın olmak zordur. Erkek gibi düşünmeyi, hanımefendi gibi davranmayı, genç kız gibi görünmeyi ve de eşek gibi çalışmayı gerektirir.
- It's hard to be a woman. One must think like a man, act like a lady, look like a girl, and work like a horse.
Ev kadınların dünyasıdır, dünya erkeklerin evidir.
- The home is the woman's world, the world is the man's home.
... away, which was really tragic. And the reason that the President invoked this woman and ...
... Greek-American woman, settled down, had kids. ...