the projectile; the bullet

listen to the pronunciation of the projectile; the bullet
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the projectile; the bullet в Английский Язык Турецкий язык словарь

ball
yumak
ball
top

Topu duvara doğru çekti. - He tossed the ball towards the wall.

Bu top o çocuğun servetidir. - This ball is that boy's treasure.

ball
{f} up k.dili. (bir şeyin) içine etmek
ball
açıkgöz olmak
ball
kürecik
ball
balo yapmak
ball
toparcık
ball
istenilen şekilde ve yönde atılmayan top
ball
küre
ball
{i} ilaç (at)
ball
{i} top oyunu

Polo gibi at sırtında oynanılan bir oyunun aksine futbol aslında ayakla oynanılan bir top oyunu demekti. - Football originally meant a game played with a ball on foot - unlike a game played on horseback, such as polo.

Bir top oyununa gitmek ister misin? - Do you want to go to a ball game?

ball
{f} fişek atmak
ball
(isim) top, küre, bilye, misket, gülle, yumak, yuvar, top oyunu, top mermisi, balo; ilaç (at)
ball
top top olmak
ball
argo uyanık olmak
ball
{i} yuvar

Top yuvarlaktır ve maç 90 dakika sürer. - The ball is round, and the game lasts 90 minutes.

Top yerde bana doğru yuvarlandı. - The ball rolled on the ground towards me.

ball
{i} misket
Английский Язык - Английский Язык
ball
the projectile; the bullet
Избранное