O, soğuk olmasına rağmen ateşi yakmadı.
- Though it was cold, he didn't light the fire.
Tom tüm kibriti tüketti bu yüzden ateşi yakamadı.
- Tom ran out of matches so he couldn't light the fire.
Güneş bizi ışık ve ısı verir.
- The sun gives us light and heat.
Işık yılı, ışığın bir yılda gittiği mesafedir.
- A lightyear is the distance that light travels in one year.