the outer part or edge of anything, as of a garment, a garden, etc

Английский Язык - Турецкий язык

Определение the outer part or edge of anything, as of a garment, a garden, etc в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

border

kenar

Bu resmin etrafına mavi bir kenar süsü koyun. - Put a blue border around this picture.

Norveç bayrağında kırmızı zemin üzerinde beyaz kenarlıklı koyu mavi Nordik haç vardır ve 1821 yılından kalmadır. - The Norwegian flag has a dark blue Nordic cross with white border on a red background, and it is from 1821.

border

kenar/sınır

border

sınırgüçlükle ayırt edilebilen

border

{f} bitişik olmak

border

sınır,v.sınırla: n.sınır

border

{f} sınırla

İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir. - Exporting is a commercial activity which transcends borders.

Yol çitlerle sınırlanmıştır. - The path is bordered with hedges.

border

kırak

border

sınırdaş olmak

border

sınırlandırmak

border

ile ortak sınıra sahip olmak

border

(Avrupa Birliği) sınır, hudut

border

(isim) kenar, sınır, hudut, kenar süsü; tarh

border

{f} sınır koymak

border

(fiil) sınır koymak, çerçevelemek, sınır komşusu olmak; bitişik olmak, benzer olmak, demeye gelmek

border

{i} tarh

border

{f} sınır komşusu olmak

Английский Язык - Английский Язык

Определение the outer part or edge of anything, as of a garment, a garden, etc в Английский Язык Английский Язык словарь

border

Расстановка переносов

the out·er part or edge of anything, as of a garment, a garden, etc