Vahiy herkesi çok şaşırttı.
- The revelation took everyone by surprise.
Rodriguez, Dünya Kupası vahiylerinden biriydi.
- Rodriguez was one of the revelations of the World Cup.
Şiir, bir keşif, bir vahiy ve diyalog için bir davettir.
- Poetry is an exploration, a revelation, and an invitation for dialogue.
Brian'dan henüz bir haber almadık.
- We've had no word from Brian yet.
Haberi yüz kelimeye kadar kısalt.
- Boil the news down to a hundred words.
Benim kitabım tüm mühendisler için kutsal kitap oldu.
- My book became the Holy writ for all those engineers.
O benim için bir ilhamdı.
- It was a revelation to me.
Orta çağlarda, Kutsal Yazılara karşı çıkan herhangi biri öldürüldü.
- In the Middle Ages, anyone who'd oppose to the Holy Scriptures was murdered.
Ne okumam gerektiği konusunda emin değilim: Harry Potter'mu yoksa Kutsal Kitap mı?
- I'm not sure what I should read: Harry Potter or the Bible?
... mineral deposits mentioned in the bible ...
... will be some of the first described in the Bible. ...