Fon müziği ile okumayı severim.
- I like to read with background music.
Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür.
- Music that doesn't transmit feelings, images, thoughts, or memories is just background noise.
O her zaman arka plandadır.
- He is always in the background.
Bunun benim arka planımla alakası yok.
- This has no relevance to my background.
Bunun benim arka planımla alakası yok.
- This has no relevance to my background.
Arka planda deniz manzaralı bir resmimizi çektirelim.
- Let's get a picture of us with the sea in the background.
İki başkan adayı arasında özgeçmiş ve ideoloji bakımından çok bariz fark var.
- There's a stark difference in background and ideology between the two presidential candidates.
Çok yönlü bir özgeçmişi var.
- There's a very sophisticated background.
Norveç bayrağında kırmızı zemin üzerinde beyaz kenarlıklı koyu mavi Nordik haç vardır ve 1821 yılından kalmadır.
- The Norwegian flag has a dark blue Nordic cross with white border on a red background, and it is from 1821.