Fabrikayı kapatmak zorunda olmayacağımıza dair bir olasılık var.
- There is a possibility that we won't have to shut down the factory.
Tom kapıyı kapatmak için itti.
- Tom pushed the door shut.
Kadınları konuşturma yollarına sahibiz ama onları susturmak için hiçbir şeyimiz yok.
- We have ways of making women speak; we have none for shutting them up.
Susturmak için asla iyi bir şansı kaçırma.
- Never miss a good chance to shut up.
Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatılıp kapatılmadığını kontrol etti.
- He checked that all the doors were safely shut.
Lütfen kapıyı kapamayı unutma.
- Please don't forget to shut the door.
Sana çeneni kapamanı söyledim.
- I told you to shut up.
Öğretmen Mary'ye çenesini kapamasını söyledi.
- The teacher told Mary to shut up.