Paranın gözden kaybolmasını soruşturacağız.
- We are going to look into the disappearance of the money.
Tom, Mary'nin kaybolmasında ilgi çeken bir kişidir.
- Tom is a person of interest in Mary's disappearance.
Küreselleşme, yerel fahişelerin kaybolması anlamına mı geliyor?
- Does globalisation mean the disappearance of local sluts?
Tom'un Mary'nin ortadan kaybolmasıyla ilgisi yoktu.
- Tom didn't have anything to do with Mary's disappearance.
Fadıl'ın Leyla'nın ortadan kaybolmasıyla ilişkili olduğuyla ilgili hiç kanıt yoktu.
- There was no proof that Fadil was connected to Layla's disappearance.
Diğer bilim adamları onun dinozorların kayboluşu hakkındaki teorisini tartışıyorlar.
- Other scientists are debating his theory about the disappearance of dinosaurs.
Polis onun kayboluşunu inceliyor.
- The police are looking into his disappearance.