the act of causing something to go (especially messages)

listen to the pronunciation of the act of causing something to go (especially messages)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the act of causing something to go (especially messages) в Английский Язык Турецкий язык словарь

sending
{i} gönderme

Toplantı gündemini göndermedeki gecikme için özür dilerim. - I apologize for the delay in sending the agenda.

Senin adına birini göndermek yerine, sen gitsen ve şahsen konuşsan daha iyi olur. - Instead of sending somebody on your behalf, you had better go and speak in person.

sending
(Bilgisayar) gönderilen
sending
(Bilgisayar) gönderirken

Onu hastaneye gönderirken hiç zaman kaybetmedik. - We lost no time sending him to the hospital.

sending
(Bilgisayar) gönderiyor

Sana hava yoluyla bir doğum günü hediyesi gönderiyorum. - I am sending you a birthday present by air mail.

Size mektubumun bir kopyasını gönderiyorum. - I am sending a copy of my letter to you.

sending
(Bilgisayar) gönderiliyor
sending
yollama
sending
{f} gönder

Bana böyle hoş bir hediye gönderdiğin için çok teşekkür ederim. - Thank you very much for sending me such a nice present.

Onu Kaliforniya'ya gönderiyorum. - I'm sending her to California.

sending
göndererek

Etna, Sicilya göğüne lav ve duman göndererek püskürdü. - Mount Etna has erupted, sending lava and ash plumes into the Sicilian sky.

Dizel göndererek bana yardım eder misin? - Could you help me by sending diesel?

the act of
eyleminin
sending
{i} sevk
Английский Язык - Английский Язык
sending
the act of causing something to go (especially messages)

    Расстановка переносов

    the act of caus·ing some·thing to go (especially messages)
Избранное