Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

that which remains; that which is left after loss or decay; a remaining portion

listen to the pronunciation of that which remains; that which is left after loss or decay; a remaining portion
Английский Язык - Турецкий язык

Определение that which remains; that which is left after loss or decay; a remaining portion в Английский Язык Турецкий язык словарь

relic
{i} kalıntı

Dede ve ninelerinin kalıntıları bu kilisededir. - The relics of your grandparents are in this church.

Kültürel kalıntılarımıza değer verin; hepsi bizim görevimizdir. - Cherish our cultural relics; it is all our duty.

relic
ölü kalıntısı
relic
andaç
relic
{i} kutsal emanet
relic
bir azizin cesedi veya cesedinin bir kısmı veya eşyası
relic
{i} hatıra
relic
bakıye
relic
(Tıp) n.Bir organ veya doku parçası kalıntısı
relic
mukaddes emanet
relic
habra
relic
{i} eski eser
relic
{i} yadigâr

Bütün ülkeler, tüm sınırları içindeki insan grupların ecdat yadigar eserlerini koruma ve gelecek nesillere aktarma sorumluluğu var. - All countries have a responsibility to preserve the ancestral relics of every people group within their borders, and to pass these on to the coming generations.

relic
{i} bir peygamberin/azizin bedeninden artakalan parça veya özel eşyası, rölik
Английский Язык - Английский Язык
relic
that which remains; that which is left after loss or decay; a remaining portion

    Расстановка переносов

    that which remains; that which I·s left af·ter loss or decay; a remaining por·tion

    Произношение

Избранное