that annoys; molesting; vexatious

listen to the pronunciation of that annoys; molesting; vexatious
Английский Язык - Турецкий язык

Определение that annoys; molesting; vexatious в Английский Язык Турецкий язык словарь

annoying
kızdırarak
annoying
musallat
annoying
baş ağrıtıcı
annoying
sinirlendirici
annoying
{i} sinirlendirme
annoying
can sıkıcı

Arkadaşlarım her zaman benim sakin olduğumu söyler fakat ailem her zaman can sıkıcı olduğumu söyler. - My friends always say I'm too calm, but my family always says I'm too annoying.

Bu gerçekten can sıkıcı. - It's really very annoying.

annoying
{f} sinirlendir

Kız kardeşini niçin sinirlendiriyorsun? - Why are you annoying your sister?

annoying
taciz edici
annoying
{s} başağrıtıcı
annoying
{s} rahatsız edici

Ses rahatsız edici ama insan vücudu için zararsızdı. - The sound was annoying but harmless to the human body.

Bitişik komşudan gelen müzik yüksek ve rahatsız ediciydi. - The music coming from next door was loud and annoying.

annoying
{s} göze batan
annoying
{s} sıkıntılı
annoying
{s} sıkıntı veren; sinir bozucu, sinir
annoying
{s} kızdırıcı
Английский Язык - Английский Язык
annoying
that annoys; molesting; vexatious

    Расстановка переносов

    that annoys; molesting; vex·a·tious

    Произношение

Избранное