Kırık test tüpleri, kırık deney şişeleri - Laboratuvarda dikkatsiz öğrencilerin çalışması.
- Broken test tubes, cracked beakers - the work of careless students in the laboratory.
Bu çok ilginç deney senin mesleki kişiliğini meydana çıkarmaktadır.
- This very interesting test reveals your professional personality.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If she studied hard, she could pass the test.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If he studied hard, he could pass the test.
O, sınırlarını denemek istedi.
- He wanted to test his limits.
Antlaşma toprak altındaki nükleer denemeleri yasaklamadı.
- The treaty did not ban nuclear tests under the ground.
Sami yeteneklerini Kahire'de denemek istiyordu.
- Sami wanted to test his skills in Cairo.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If he studied hard, he could pass the test.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If she studied hard, she could pass the test.
Ben sınırlarımı test etmek istiyorum.
- I want to test my limits.
Dalgıç ekipmanının sınırlarını test etmek istedi.
- The diver wanted to test the limits of his equipment.
Tom gözlerini test ettirdi.
- Tom got his eyes tested.
Zaten onları test ettim.
- I've already tested them.
Demokrasinin ölçüsü eleştiri özgürlüğüdür.
- The test of democracy is freedom of criticism.
He tested positive for cancer.
When was Tom's trial?
- Tom'un testi ne zamandı?
We will have a math quiz tomorrow.
- Yarın matematik testimiz var.
Tom told his students that there would be a quiz on Monday.
- Tom öğrencilerine pazartesi günü bir test olacağını söyledi.
Did you grade the tests?
- Testleri derecelendirdin mi?
You can do better on your tests.
- Testlerinde daha iyi yapabilirsin.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
Your eyesight needs testing.
- Görme duyunuzun test edilmeye ihtiyacı var.