Dr. Tanaka üç yüz fare üzerinde iki yıldır deneyler gerçekleştirdi.
- Dr. Tanaka carried out tests for two years on three hundred rats.
Bu çok ilginç deney senin mesleki kişiliğini meydana çıkarmaktadır.
- This very interesting test reveals your professional personality.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If he studied hard, he could pass the test.
Sınav kağıtların Pazartesiye kadar teslim edilmelidir.
- Your test papers must be handed in by Monday.
Neil Armstrong astronot olmak için seçildiğinde deneme pilotuydu.
- Neil Armstrong was a test pilot when he was chosen to be an astronaut.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
O, sınırlarını denemek istedi.
- He wanted to test his limits.
Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
- You can use Tatoeba to test yourself.
Sınav kağıtların Pazartesiye kadar teslim edilmelidir.
- Your test papers must be handed in by Monday.
Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.
- I have to take a make up test in English next week.
Shougongsha kadının bekaretini test etmek için eski bir Çin tekniğidir.
- Shougongsha is an old Chinese technique to test a woman's virginity.
Dalgıç ekipmanının sınırlarını test etmek istedi.
- The diver wanted to test the limits of his equipment.
Gözlerimi test ettirdim.
- I got my eyes tested.
Zaten onları test ettim.
- I've already tested them.
Demokrasinin ölçüsü eleştiri özgürlüğüdür.
- The test of democracy is freedom of criticism.
He tested positive for cancer.
When was Tom's trial?
- Tom'un testi ne zamandı?
We will have a math quiz tomorrow.
- Yarın matematik testimiz var.
Tom told his students that there would be a quiz on Monday.
- Tom öğrencilerine pazartesi günü bir test olacağını söyledi.
You can do better on your tests.
- Testlerinde daha iyi yapabilirsin.
Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.
- Seçilmiş olanlar kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerle yüzleşmek zorunda kalacak.
The police detective carefully collected samples for DNA testing.
- Polis dedektifi DNA testi için numuneler toplamaya çalıştı.
I'm testing my new camera.
- Benim yeni kameramı test ediyorum.