I prefer to not talk about it.
- Bunun hakkında konuşmayı tercih etmiyorum.
I don't prefer to wear red lipstick.
- Kırmızı ruj sürmeyi tercih etmem.
Why do you think Tom prefers living in the country?
- Tom'un niçin kırsal alanda yaşamayı tercih ettiğini düşünüyorsun?
The reason I prefer to go to Japan is that the people in Japan are hardworking and have honest personalities.
- Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir.
Tom didn't ask me which I preferred.
- Tom bana hangisini tercih ettiğimi sormadı.
He preferred studying at night.
- Gece çalışmayı tercih etti.