I prefer to not talk about it.
- Bunun hakkında konuşmayı tercih etmiyorum.
I want to return home, as I prefer to study and to succeed in life.
- Okumayı ve hayatta başarılı olmayı tercih ettiğim için eve geri dönmek istiyorum.
The reason I prefer to go to Japan is that the people in Japan are hardworking and have honest personalities.
- Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir.
May I ask which you prefer?
- Hangisini tercih ettiğini sorabilir miyim?
Tennis is my preferred sport.
- Tenis tercih ettiğim spordur.
Many of my friends preferred to study German instead of Spanish.
- Arkadaşlarımın çoğu İspanyolca yerine Almanca öğrenmeyi tercih etti.