tercüman

listen to the pronunciation of tercüman
Турецкий язык - Английский Язык
interpreter

Tom would like to become a simultaneous interpreter. - Tom bir simültane tercüman olmak istiyor.

I acted as a simultaneous interpreter. - Ben bir simültane tercüman olarak görev yaptım.

translator

Some translators changed Alice's name to Sonya or Anya, even though Alisa is a widespread Russian name. - Bazı tercümanlar Alisa yaygın bir Rus ismi olmasına rağmen Alice'in adını Sonya ya da Anya'yla değiştirdi

To be a good translator, I think Tom needs to hone his skills a bit more. - İyi bir tercüman olmak için, sanırım Tom yeteneklerini biraz daha geliştirmeli.

dragoman
interpreter, translator çevirici, dilmaç
cicerone
tercüman-ı ahval
Interpreter of the situations
tercüman olmak
to articulate, act as a spokesman for (someone's thoughts)
tercümanlar
interpreters
yeminli tercüman
certified interpreter
Турецкий язык - Турецкий язык
Çevirici, dilmaç
(Osmanlı Dönemi) tercüme eden, çeviren
Kurbanlık koyun
Çevirici, çevirmen, dilmaç
dilmaç
(Hukuk) MÜTERCİM
tercüman olmak
Başkasının düşüncesini ve duygusunu bildirmek, dile getirmek, anlatmak
Английский Язык - Турецкий язык

Определение tercüman в Английский Язык Турецкий язык словарь

yeminli tercüman
(Dilbilim) Sworn İnterpreter
tercüman
Избранное