Tom put the tray down on the coffee table.
- Tom tepsiyi sehpanın üstüne koydu.
I set the tray down on the table.
- Tepsiyi masaya koydum.
Tom polished off his martini and put the glass on the waiter's tray.
- Tom martinisini bitirdi ve bardağı garsonun tepsisine koydu.
The waiters bumped into each other and dropped their trays.
- Garsonlar birbirlerine çarptılar ve tepsilerini düşürdüler.