tenuous, volatile, airy, or vapory substance, possessed of active qualities

listen to the pronunciation of tenuous, volatile, airy, or vapory substance, possessed of active qualities
Английский Язык - Турецкий язык

Определение tenuous, volatile, airy, or vapory substance, possessed of active qualities в Английский Язык Турецкий язык словарь

spirit
ispirto
spirit
can

İnsan ruhu yeryüzünde bulunduğu müddetçe; müzik, canlı bir varlık gibi ona eş ve destek olup büyük anlam katacak. - So long as the human spirit thrives on this planet, music in some living form will accompany and sustain it and give it expressive meaning.

İblisin ruhu yeniden canlanıyor. - The spirit of Satan reawakens.

spirit
{i} ruh

O iyi bir ruh hali içerisindeydi. - He was in good spirits.

Şanslı bir ruh seni terk ettiği zaman, bir başkası seni alır.Ben az önce bir iş sınavını geçtim. - When one lucky spirit abandons you another picks you up. I just passed an exam for a job.

spirit
(Gıda) damıtılmış alkollü içki
spirit
{i} üstünlük
spirit
yürek
spirit
tutum
spirit
canlandırmak
spirit
cin
spirit
meşrep
spirit
(Hegel) Tın
spirit
(isim) ruh, can, maneviyat, gerçek anlam, hayalet, peri, ruh hali, neşe, şevk, cesaret, güç, insan, örnek insan, özel durum, ispirto, üstünlük
spirit
{i} örnek insan
spirit
{i} insan

Matematik, insan ruhunun en güzel ve en güçlü yaratısıdır. - Mathematics is the most beautiful and most powerful creation of the human spirit.

İnsan ruhu yeryüzünde bulunduğu müddetçe; müzik, canlı bir varlık gibi ona eş ve destek olup büyük anlam katacak. - So long as the human spirit thrives on this planet, music in some living form will accompany and sustain it and give it expressive meaning.

spirit
{f} heveslendirmek
spirit
{i} hayalet

Mary bir hayalet ya da ruhu sırtına dokunmuş gibi hissetti. - Mary felt as if a ghost or spirit had touched her back.

spirit
meram
spirit
heves
spirit
hava

Yaşlıların ruhları kötü havaya rağmen yüksekti. - The senior citizens' spirits were high in spite of the bad weather.

spirit
{i} cesaret

Yenilgi, onun cesaretini kırmadı. - The defeat didn't dampen his spirits.

Asla cesaretimi kırmayacaksın. - You'll never break my spirit.

Английский Язык - Английский Язык
spirit
tenuous, volatile, airy, or vapory substance, possessed of active qualities

    Расстановка переносов

    tenuous, volatile, airy, or va·po·ry substance, pos·sessed of ac·tive qualities

    Произношение

Избранное