Onlar bunun sadece geçici olduğunu söylediler.
- They said this was just temporary.
Geçici bir köprüye ihtiyacın olacak.
- You'll need a temporary bridge.
İnsana da aşırı sıcaklıklara karşı koruyucu cihazlar verilmektedir.
- Man, too, has been given protective devices against extreme temperatures.
Kesin sıcaklık 22.68 derece Celsiustur.
- The exact temperature is 22.68 degrees Celsius.
Ateşim var gibi görünüyorum.
- I seem to have a temperature.
Benim yüksek ateşim var.
- I have a high temperature.
Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.
- Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.
Düşük ısılar suyu buza çevirir.
- Low temperatures turn water into ice.
Bu düzenleme sadece geçici.
- This arrangement is only temporary.
Geçici bir köprüye ihtiyacın olacak.
- You'll need a temporary bridge.
That's only a temporary solution.
- It's only a temporary fix.
It's only a temporary fix.
- That's only a temporary solution.
... on but temp what I thought I do then ...