She called him on the phone.
- O, onu telefonla aradı.
I couldn't get him on the phone.
- Ona telefonla ulaşamadım.
Let me know by telephone.
- Telefonla bana bildirin.
He sent me the message by telephone.
- Mesajı bana telefonla gönderdi.
He asked for my permission to use the telephone.
- Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
Where is the nearest telephone?
- En yakın telefon nerede?
She wanted my permission to use the phone.
- Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
Get both a phone and internet access in a single package!
- Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
I called Susan to apologize to her, but she hung up on me.
- Ona özür dilemek için Susan'ı aradım fakat o, telefonu yüzüme kapadı.
I need to make a telephone call.
- Benim bir telefon konuşması yapmam gerekiyor.
I was leaving home when Tom telephoned me.
- Tom bana telefon ettiğinde evden ayrılıyordum.
Has Lucy telephoned yet?
- Lucy henüz telefon etti mi?