Tom assured Mary that he'd help her paint the ceiling of her kitchen.
- Tom, mutfağın tavanını boyaması için yardımcı olacağı konusunda Mary'ye güvence verdi.
I saw a spider walking on the ceiling.
- Tavanda yürüyen bir örümcek gördüm.
Costs were through the roof.
- Maliyetler tavan yaptı.
Fossil fuel prices shot through the roof.
- Fosil yakıt fiyatları tavana vurdu.