She talked her husband into having a holiday in France.
- O, Fransa'da bir tatil yapmak için kocasını ikna etti.
I want to take a vacation on a tropical island.
- Tropik bir adada tatil yapmak istiyorum.
I want to take a nice long vacation.
- Güzel uzun bir tatil yapmak istiyorum.
I want to take a vacation on a tropical island.
- Tropik bir adada tatil yapmak istiyorum.
I want to take a vacation on a tropical island.
- Tropik bir adada tatil yapmak istiyorum.
It's a good time for you to take a vacation, the boss said to Jim.
- Patron Jim'e bu bir tatil yapman için iyi bir zaman dedi.
I'll take a vacation this week.
- Bu hafta tatil yapacağım.
She advised him to take a long holiday.
- O, ona uzun bir tatil yapmasını tavsiye etti.
You just had a holiday.
- Sadece bir tatil yaptın.