Japan consumes a lot of paper.
- Japonya, çok fazla kâğıt tüketmektedir.
They'll go on consuming too much.
- Çok fazla tüketmeye devam edecekler.
Buying and consuming cannabis is prohibited by law in many countries.
- Esrar satın almak ve tüketmek birçok ülkede kanunen yasaklanmıştır.
Tom consumes a lot of wine.
- Tom çok şarap tüketir.
I consume, therefore I am.
- Tüketiyorum, öyleyse varım.
We exhausted our funds.
- Biz para kaynağını tükettik.
They exhausted all the resources of the country.
- Onlar ülkenin tüm kaynaklarını tükettiler.