Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

superior, excellent, outstanding, exceptional

listen to the pronunciation of superior, excellent, outstanding, exceptional
Английский Язык - Турецкий язык

Определение superior, excellent, outstanding, exceptional в Английский Язык Турецкий язык словарь

super
{s} süper

Marketler ve süpermarketler, 2009'dan beri ilaç satabiliyorlar. - Convenience stores and supermarkets can sell medicine since 2009.

Batman hakkında bilmeniz gereken şey, onun süper kahraman olmasıdır. - The thing you have to know about Batman is, he's a superhero.

super
{s} aşırı

Süpermarketlerde aldığımız yiyeceklerden çoğu aşırı paketlenmiş. - Most of the food we buy in supermarkets is overpackaged.

Aşırıiletkenlik fiziksel bir özelliktir. - Superconductivity is a physical property.

super
dehşet
super
figüranlık yapmak
super
âlâ derecede olan şey
super
{s} üstün

Bu halı kalite olarak ondan üstündür. - This carpet is superior to that one in quality.

ENERGY STAR, işletmelerin ve bireylerin tasarruf yapmasına ve üstün enerji verimliliği ile iklimimizi korumasına yardımcı olan bir ABD Çevre Koruma Ajansı gönüllü programıdır. - ENERGY STAR is a U.S. Environmental Protection Agency (EPA) voluntary program that helps businesses and individuals save money and protect our climate through superior energy efficiency.

super
fevkinde
super
müthiş
super
{i} kaliteli şey
super
âlâ derece
super
(Diş Hekimliği) 1. Üzerinde. 2. Aşırı anlamında önek
super
{s} fazlasıyla, aşırı derecede: super secrecy aşırı gizlilik. i., k.dili
super
kuvvet
super
{i} birici sınıf mal
super
fazla

Filipinler o yıl yirmiden fazla süper tayfun yaşadı. - The Philippines experienced more than twenty super typhoons that year.

super
{i} bina sorumlusu [amer.]
super
üstünde
Английский Язык - Английский Язык
{s} super
superior, excellent, outstanding, exceptional

    Расстановка переносов

    superior, excellent, outstanding, ex·cep·tion·al

    Произношение

Избранное