Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Dan banliyö alanını devriye için atandı.
- Dan was assigned to patrol a suburban area.
Arabalar banliyö hayatı için vazgeçilmezdir.
- Cars are indispensable to suburban life.
Banliyölerde birçok yeni emlak inşa ediliyor.
- Many new properties are being built in the suburbs.
Ana yollar banliyölerin büyümesine katkıda bulunacaktır.
- The construction of a highway will contribute to the growth of the suburbs.
Varoşlardan korkutucu haber geldi.
- Alarming news came from the suburbs.
Savigny-sur-Orge'de yaşıyorum, Paris varoşlarında küçük bir kasaba.
- I live in Savigny-sur-Orge, a small town in the Paris suburbs.
O bir kenar mahallede yaşıyor, sessiz bir kenar mahallede.
- He lives in a suburb, in a quiet suburb.
... It's harder to argue for the overstressed suburban mom ...