Plan onun onayına tabidir.
- The plan is subject to his approval.
Her şey tabiat kanunlarına tabidir.
- Everything is subject to the laws of nature.
İnsan embesil olmaya maruz kalan tek hayvandır.
- Man is the only animal subject to becoming an imbecile.
Biz Japonya anayasasına bağlıyız.
- We are subject to the Constitution of Japan.
Bu süreçte biz özne miyiz, yoksa nesne miyiz?
- Are we subjects or objects in this process?
Aşağıdaki sözcüklere adıl denir ve cümlede özne olarak kullanılırlar. Onlar bir kişi veya nesne sunarlar.
- The following words are called pronouns and are used as the subject of a sentence. They represent a person or a thing.
Matematik iyi bir konudur.
- Mathematics is a good subject.
Evlilik genç insanları ilgilendiren bir konu değildir.
- Marriage isn't a subject that interests young people.
Lisede birçok konuda ders alıyoruz.
- We study many subjects in high school.
Matematik onun en iyi dersidir.
- Mathematics is his best subject.
Esas branş olarak hangi konuyu seçtin?
- What subject do you major in?
Tarih onun ana branşı değil.
- History is not his major subject.
İngilizce bir SVO dilidir, çünkü özne önce gelir, ardından fiil ve daha sonra nesne gelir.
- English is an SVO language because the subject comes first, followed by the verb and then the object.
Tom özne ve nesne arasındaki farkı bilmez.
- Tom does not know the difference between a subject and an object.
İthalat malları yüksek vergilere tabidir.
- Import goods are subject to high taxes.
Her şey tabiat kanunlarına tabidir.
- Everything is subject to the laws of nature.
İnsan embesil olmaya maruz kalan tek hayvandır.
- Man is the only animal subject to becoming an imbecile.
Tom fiziksel ve duygusal istismara maruz kalmıştı.
- Tom was subject to physical and emotional abuse.
Kral, vatandaşları üzerinde hüküm sürer.
- The king rules over his subjects.
The Roman Empire ruled many subject territories.
Her favorite subject is physics.
... have to flat subject to the ourselves so the wind and rain ...
... that may be subject to an ugliness of a new form of ...