O bir doktora derecesi aldı.
- She received a doctor's degree.
Termometre sıfırın altında üç derece olarak okuyor.
- The thermometer reads three degrees below zero.
Onun büyük babası yüksek rütbeli bir askerdi.
- His grandfather was a soldier of high degree.
Diplomanı nerede aldın?
- Where did you get your degree?
Mary diplomasını haziranda alacak.
- Mary will get her degree in June.
Tom yüksek lisansını üç yıl önce aldı.
- Tom got his master's degree three years ago.
Ben bir lisans derecesi aldım.
- I earned a bachelor's degree.