Sokaklar ve evler sel altında kaldı.
- Streets and houses were drowned by the flood.
Kübalı askerler sokakları koruyordu.
- Cuban soldiers were guarding the streets.
Caddede oynamak çocuklar için tehlikelidir.
- It is dangerous for children to play in the street.
Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.
- My uncle has a store along the street.
Arnavut kaldırımlı dar sokaklarda, eve geri dönüş yolunu asla bulmayacaksın.
- You'll never find the way back home, through narrow streets of cobblestone.
Ben, karanlık bir sokaktan geçtim.
- I passed over the dark street.
Ev numaranı, mahalleni, posta kodunu ve sokağını ayrı ayrı yazmak zorundasın.
- You have to enter your house number, suburb, post code and street seperately.
Caddenin çaprazlama karşısında bir mahalle bakkalı var.
- There's a convenience store diagonally across the street.
Toaster is street for guns.
... our schools are working; that if there's violence on the streets, that working with ...
... capitals with stores in the crowd at the desk and streets ...