İşi o kabul etmezse, başkası eder.
- If he doesn't accept the job, someone else will.
Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.
- It's good to put yourself in someone else's place now and then.
Bazen bir başkasının duygularına zarar vermemek için yalan söyleriz.
- Sometimes we lie to keep from hurting someone else's feelings.
Tom şu anda bir başkasıyla evlidir.
- Tom is married to someone else now.
Her zaman bir başkasının aptalıyız.
- We're always somebody else's idiot.
Tom onu başkasına sattı.
- Tom sold it to somebody else.
My mother's cooking is something else!.