Football is the most known sport in the world.
- Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
I bought a red sports car.
- Kırmızı bir spor araba aldım.
He likes all kinds of sports.
- Sporun her türünü sever.
I bought a red sports car.
- Kırmızı bir spor araba aldım.
I want to join an athletic club.
- Bir spor kulübüne katılmak istiyorum.
I don't care for sports.
- Sporlardan hoşlanmam.
I don't go in for sports.
- Sporla ilgilenmiyorum.
The money was appropriated for building the gymnasium.
- Para spor salonunun yapımı için ayrılmıştır.
We played basketball in the gym.
- Biz spor salonunda basketbol oynadık.
An Olympic gold medal is probably the most coveted sporting prize.
- Olimpiyat altın madalyası muhtemelen en imrenilecek spor ödülüdür.
I took part in the sporting event.
- Spor olayına katıldım.
Many top athletes take ice baths after workouts.
- Birçok en iyi sporcular egzersizlerden sonra buz banyosu yaparlar.
Some athletes believe that taking an ice bath after a workout or a race allows their body to recover more quickly.
- Bazı sporcular bir egzersiz veya yarıştan sonra bir buz banyosu almanın vücutlarının daha çabuk iyileşmesine izin verdiğine inanmaktadırlar.