soviel (wie)

listen to the pronunciation of soviel (wie)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение soviel (wie) в Английский Язык Турецкий язык словарь

as far as
kadarıyla, -e göre: as far as I can see gördüğüm kadarıyla. as far as I'm concerned bana göre
as far as
kadarıyla

Hatırladığım kadarıyla, o onu söylemedi. - As far as I remember, he didn't say that.

Bildiğim kadarıyla, o gelmeyecek. - As far as I know, he won't come.

so far as
kadarıyla

Bildiği kadarıyla işler yolunda gidiyordu. - So far as he was concerned, things were going well.

Bildiğim kadarıyla, o iyi bir adam. - He is, so far as I know, a good guy.

as far as
olduğu kadar

Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz. - Don't race the car. We want to make it go as far as possible.

as much as
olduğu kadar

Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk. - We learned as much as possible about their culture before visiting them.

Çin'e gidersem, bu mümkün olduğu kadar çok Çince konuşmak amacıyla olurdu. - If I go to China, it would be for the purpose of speaking Chinese as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
so far as
bir dereceye kadar
as far as
prep.kadarıyla: ıf.kadarıyla
as much as
kadar

Ben elimden geldiği kadar yardımcı olacağım. - I will help as much as I can.

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

as far as
olabildiğince

Varoluşumuzu olabildiğince kabul etmeliyiz. - We must accept our existence as far as possible.

as much as
kadar çok

Mary'nin onu sevdiği kadar çok Tom Mary'yi sevmiyordu. - Tom didn't love Mary as much as she loved him.

Tom beni otuz dolara istediğin kadar çok yiyebileceğin bir restorana götürdü. - Tom took me to a restaurant where you can eat as much as you want for thirty dollars.

so far as
olduğu sürece
so far as
-diği derecede/kadar

insofar as (or that), to the extent that, to such an extent.

as far as
bir dereceye kadar
as far as
kadar

Biz 6 kilometre kadar yürüdük. - We walked as far as 6 kilometers.

Hatırladığım kadarıyla, o onu söylemedi. - As far as I remember, he didn't say that.

Немецкий Язык - Английский Язык
as far as
so far as
as much as