Yaşına göre oldukça sofistike görünüyor.
- He looks quite sophisticated for his age.
Sen çok sofistikesin.
- You're very sophisticated.
Tom asla bilgili değildi.
- Tom never was sophisticated.
Tom bilgili görünüyor.
- Tom seems sophisticated.
Bu uçak en gelişmiş uçuş yönetim sistemlerinden biriyle donatılmıştır.
- This aircraft is equipped with one of the most sophisticated flight management systems.
Tom çok gelişmiş değil.
- Tom isn't very sophisticated.
Çok yönlü bir özgeçmişi var.
- There's a very sophisticated background.
Sanırım bu ondan biraz daha karmaşık.
- I think it's a little more sophisticated than that.
Modern finans giderek karmaşık ve sofistike hale geliyor.
- Modern finance is becoming increasingly complicated and sophisticated.
Ton son derece çok bilmiş.
- Tom is extremely sophisticated.
Modern finans giderek karmaşık ve sofistike hale geliyor.
- Modern finance is becoming increasingly complicated and sophisticated.
Sanırım bu ondan biraz daha karmaşık.
- I think it's a little more sophisticated than that.
Ton son derece çok bilmiş.
- Tom is extremely sophisticated.
... sophisticated to do the ranking. ...
... happened, but have much, much more sophisticated ...