Köpeğim horlamayı kesmeyecek.
- My dog won't stop snoring.
Öğretmen derste uyuyakaldı ve yüksek sesle horlamaya başladı.
- The teacher fell asleep in class and started snoring loudly.
Tom'un bitişik odada horladığını duydum.
- I heard Tom snoring in the next room.
Tom Mary'nin sınıfta horladığını duydu.
- Tom heard Mary snoring in class.
Tom sessizce horlayarak, hamakta uyuyordu.
- Tom was asleep in the hammock, snoring quietly.
Tom hafifçe horlayarak yatakta uyuyordu.
- Tom was asleep in bed, snoring slightly.
O uyurken yüksek sesle horladı.
- He snored loudly while he slept.
Horladığımı kabul etmeliyim.
- I must admit that I snore.
Tom horlamadığını söylüyor.
- Tom says he doesn't snore.
Tom horlamadığını sanmıyor.
- Tom doesn't think he snores.
His snoring was so loud that it woke the neighbors.