smell, sniff; nuzzle with the nose; snoop about; move forward cautiously

listen to the pronunciation of smell, sniff; nuzzle with the nose; snoop about; move forward cautiously
Английский Язык - Турецкий язык

Определение smell, sniff; nuzzle with the nose; snoop about; move forward cautiously в Английский Язык Турецкий язык словарь

nose
{i} burun

Tom'un burun halkası hakkında ne düşünüyorsun? - What do you think of Tom's nose ring?

Kırık bir burunla eve gideceksin! - You'll go home with a broken nose!

nose
yavaş ilerlemek
nose
apaçık
nose
gitmek
nose
{f} yavaş ilerle
nose
burnunu sürmek
nose
itmek
nose
yavaşça ya da dikkatle ilerlemek
nose
koklamak
nose
ağır ağır ilerlemek
nose
burun ile dokunmak veya burnu sürmek
nose
koklayarak aramak
nose
(Askeri) BAŞ, UÇ, BURUN: Bir mermi, bomba, uçak, panel, köprü vesairenin önü, ucu veya ileri tarafı
nose
{i} koklama duyusu
nose
{i} (uçakta) burun
nose
{i} koku alma yeteneği
nose
{f} koku almak
nose
{i} emzik [mot.]
Английский Язык - Английский Язык
{f} nose
smell, sniff; nuzzle with the nose; snoop about; move forward cautiously

    Расстановка переносов

    smell, sniff; nuz·zle with the nose; snoop about; move for·ward cau·tious·ly

    Произношение

Избранное