O, zamanında varmak için koştu. - He ran, so as to arrive on time.
O, zamanında varmak için koştu.
He ran, so as to arrive on time.
Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık. - We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.
Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık.
We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.
That A-cup bra might fit better.