How new are your windshield wipers?
- Cam sileceklerin ne kadar yeni?
I have to get my windshield wipers replaced.
- Cam sileceklerini değiştirtmek zorunda kalacağım.
Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks.
- Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi.
I deleted my Facebook account.
- Facebook hesabımı sildim.
Instead of deleting your sentences, how about making them better?
- Cümlelerinizi silmek yerine, daha güzel hale getirmeye ne dersiniz?
I'm having a problem deleting one of my files.
- Dosyalarımdan birini silmekte sorun yaşıyorum.
Tom removed his gun from his holster.
- Tom silahını kılıfından çıkardı.
Tom removed his pistol from his shoulder holster and laid it on the table.
- Tom silahını kılıfından çıkardı ve onu masaya bıraktı.
I saw Tom wiping his fingerprints off the doorknob.
- Tom'un kapı tokmağından parmak izlerini sildiğini gördüm.
I am wiping my nose with a handkerchief.
- Ben bir mendille burnumu siliyorum.
Your name was deleted from the list.
- Adınız listeden silindi.
I carelessly deleted your e-mail address and had to ask Russell in New Zealand for it.
- Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım.
She used a damp rag to wipe off the dust.
- Tozu silmek için nemli bir bez kullandı.
Could you please wipe off the table?
- Lütfen tabloyu siler misin?
Rub out these words with your eraser.
- Bu kelimeleri silginle sil.
May I borrow your eraser?
- Silgini ödünç alabilir miyim?
Rub out these words with your eraser.
- Bu kelimeleri silginle sil.
Israel should be wiped off the map.
- İsrail haritadan silinmelidir.
Will you please wipe the dust off the table?
- Lütfen masanın tozunu siler misin?
Your name was deleted from the list.
- Adınız listeden silindi.
I carelessly deleted your e-mail address and had to ask Russell in New Zealand for it.
- Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım.
I wiped the window sill with a paper towel.
- Bir kağıt havluyla pencere pervazını sildim.