Someone told me that every cigarette you smoke takes seven minutes away from your life.
- Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.
The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
- Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
- Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
- Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
You must quit smoking cigarettes.
- Sigarayı bırakmalısın.
The sale of cigarettes should be banned.
- Sigara satışı yasaklanmalıdır.
The sale of cigarettes should be banned.
- Sigara satışı yasaklanmalıdır.
Someone told me that every cigarette you smoke takes seven minutes away from your life.
- Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.
The sale of cigarettes should be banned.
- Sigara satışı yasaklanmalıdır.
You must quit smoking cigarettes.
- Sigarayı bırakmalısın.
Tom hasn't smoked since he was old enough to legally smoke.
- Tom yasal olarak sigara içmek için yeterince büyüdüğünden beri sigara içmedi.
You must go outside if you want to smoke.
- Sigara içmek istiyorsan, dışarı çıkmalısın.
After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
- Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
You had better not smoke so much.
- O kadar çok sigara içmesen iyi olur.
It has been found that smoking is bad for your health.
- Sigara içenin sağlığın için kötü olduğu bulundu.
The man who was smoking said, He doesn't come here any more.
- Sigara içen adam O artık buraya gelmez dedi.
No smoking in the theater.
- Tiyatroda sigara içilmez.
There is no smoking here.
- Burada sigara içilmez.
I have never been a smoker.
- Ben hiç sigara tiryakisi olmadım.
My father is a heavy smoker.
- Benim babam ağır sigara tiryakisi.
The suspect had a nervous disposition, was a chain smoker and had bitten his nails down to the quick.
- Şüphelinin sinirli bir yaradılışı vardı, bir sigara tiryakisiydi ve sapına kadar tırnaklarını yemişti.
Tom is a chain smoker.
- Tom bir sigara tiryakisi.