Bana bankaya giden yolu gösterir misiniz?
- Will you show me the way to the bank?
Gösteri akşam saat yedide yayında olacak.
- The show will be on the air at 7 p.m.
Tom'un sana göstermek için bekleyemediği bir şeyi var.
- Tom has something he can't wait to show you.
Bu onun ne kadar dürüst olduğunu göstermek için hizmet vermektedir.
- This serves to show how honest she is.
Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu.
- In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.
Ah! Onu bana göster lütfen.
- Oh! Show it to me please.
Çiçek sergisinde güllerini sergileyeceğim.
- I'm going to exhibit my roses at the flower show.
Firmamızın sergi salonu bayanlar tarafından çok beğenildi.
- Our company's showroom was a hit with the ladies.
Tom bana bir sihirbazlık numarası gösterdi.
- Tom showed me a magic trick.
Bana bir sihir numarası daha gösterebilir misin?
- Can you show me another magic trick?
Onun sağlık taraması olumsuz sonuçlar göstermedi.
- Her health screening showed no negative results.
Tom'un güç antrenmanı sonuçları göstermeye başladı.
- Tom's strength training began to show results.
Bu televizyon şovu şimdi tutuluyor.
- This TV show is catching on now.
Bay Tsuji'nin TV şovunda söylediği şarkıya ne deniliyor?
- What is that song called that Mr. Tsuji was singing in the TV show?
Bunun yeteneklerini göstermek için iyi bir fırsat olduğunu düşünmüyor musunuz?
- Don't you think this is a good opportunity to show off your talents?
Dün gece bir meteor yağmuru görmek için iyi bir fırsat sağladı.
- Last night provided a good opportunity to see a meteor shower.
Kate her zaman elmas yüzüğü ile gösteriş yapar.
- Kate always shows off her diamond ring.
Bu gösterişli elbise benim için uygun değil.
- This showy dress isn't appropriate for me.
O, işi için hiç gayret göstermedi.
- She shows no zeal for her work.
Bir araştırma birçok iş adamının öğle yemeğini atladığını göstermektedir.
- A survey shows that many businessmen skip lunch.
En sevdiğim TV programı iptal edildi.
- My favorite TV show's been canceled.
Hangi TV programı en çok seversiniz?
- Which TV show do you like the most?
Size bir şey söylemek istiyorum.
- I want to show you something.
Sadece onu sevdiğini söylemek yerine onu ne kadar çok sevdiğini gösterecek bir şey yap.
- Instead of just saying you love her, do something to show how much you love her.
Teşhir vitrine bakmaktan vazgeçti.
- She stopped looking at the show window.
O, teşhir vitrinine göz attı.
- She looked in at the show window.
Bu oyunun nasıl oynandığını sana göstereceğim.
- I'll show you how this game is played.
Arkadaşlarımdan biri yurt dışında aldığı bütün oyuncak bebekleri bana gösterdi.
- A friend of mine showed me all the dolls he had bought abroad.
Pasif içiciliğin çok zararlı olduğu Johnson'ın araştırmasında açıkça gösterilmektedir.
- It is clearly shown in Johnson's investigation that passive smoking is very harmful.
Şimdi, bu yardımcı önermenin nasıl ana önermemizi kanıtlamak için kullanılabileceğini gösteriyoruz.
- Now, we show how this lemma can be used to prove our main theorem.
O öğrendikleriyle ilgili asla bir gösteri yapmaz.
- He never makes a show of his learning.
Üç gün içinde duş yapmadım.
- I haven't taken a shower in three days.
Sizin için yeni olan birçok şeyi göstermeme izin verin.
- Let me show you many things which will be novel to you.
Pasaportunuzu göstermelisiniz.
- You must show your passport.
Gösteri bir başarıydı.
- The show was a success.
O ders sırasında akıllılığını göstermek istedi ama o başarısız oldu.
- She wanted to show off her cleverness during class, but she failed.
It was Apple's usual dog and pony show.
Let's catch a show.
television show.
dog show.
show of force.
The dog sounds ferocious but it's all show.
He played AA ball for years, but never made it to the show.
Your bald patch is starting to show.
... And as Ellie showed you in the demo before, in the dev ...
... technologies you showed off here today be ...