Paylaşımınız için teşekkür ederim.
- Thank you for sharing!
Paylaşımın için teşekkürler.
- Thank you for sharing.
Ben benim masamı paylaşmayı kafama takmam.
- I don't mind sharing my table.
Tom'la bir odayı paylaşmayı umursamıyorum.
- I don't mind sharing a room with Tom.
Bir şemsiyeyi paylaşan iki erkek okul öğrencisi? Bu oldukça nonoş bir durum.
- Two male school pupils sharing an umbrella? That's quite a queer situation.
Biz işini paylaşıyoruz.
- We're sharing your work.