shared in confidence

listen to the pronunciation of shared in confidence
Английский Язык - Турецкий язык

Определение shared in confidence в Английский Язык Турецкий язык словарь

between
arasına

Tom Mary ve John'un arasına sığışmaya çalıştı. - Tom tried to squeeze in between Mary and John.

Tom Mary ve eşinin arasına oturdu. - Tom sat down between Mary and her husband.

between
arasında

Teoride, teori ve pratik arasında hiçbir fark yoktur. Fakat pratikte, var. - In theory, there is no difference between theory and practice. But, in practice, there is.

Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım. - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.

between
in between sallantıda
between
Xbetween arada
between
ortada
between
ila

Amerika kıtasının fethi 60 ila 70 milyon cana mal oldu. - The conquest of America cost between 60 and 70 million lives.

Bu ilacı öğünler arasında al. - Take this medicine between meals.

between
aralık

Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım. - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.

Onlar arasındaki aralık daraldı. - The gap between them has narrowed.

between
aralarında

Bill ve Joan şekeri aralarında paylaştırdılar. - Bill and Joan divided the candy between them.

Aralarında karıştırma tehlikesi var. - There is danger of confusion between them.

between
arada

Arada hep bir kadın var. - There's always a woman in between.

O, arada balığa gitti. - He went fishing in between.

between
between arasında
between
few and far between nadiren
between
araya

Onun İlk askeri deneyimleri İngiliz sömürge imparatorluğu ve bağımsızlık arayan Boerler arasındaki savaşta yer aldı. - His first military experiences took place in the war between the British colonial empire and the Boers, who sought independence.

between
aralarından
between
ortaya

Onların aralarındaki rekabet kısa sürede ortaya çıktı. - The rivalry between them was soon apparent.

Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu. - In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.

between
seyrek

Taksiler sağanak sırasında seyrekti. - Taxis are few and far between during a rainstorm.

between
(zarf) arada, ortasında, araya, arasına, ortada, ortaya
between
between you and me söz aramızda
Английский Язык - Английский Язык
between
shared in confidence

    Расстановка переносов

    shared in con·fi·dence

    Турецкое произношение

    şerd în känfıdıns

    Произношение

    /ˈsʜerd ən ˈkänfədəns/ /ˈʃɛrd ɪn ˈkɑːnfədəns/
Избранное