sezdirmeden

listen to the pronunciation of sezdirmeden
Турецкий язык - Английский Язык
on the sly
sly
sez
gotten wind of
sez
got wind of
sez
{f} discerning
sez
{f} divine
sez
{f} sense

Sami sensed that something was very wrong. - Sami bir şeyin çok yanlış olduğunu sezdi.

Tom sensed that Mary was unhappy. - Tom, Mary'nin mutsuz olduğunu sezdi.

sez
smell out
sez
get wind of
sez
smellout
sez
intuit

He knew intuitively that she was lying. - O onun yalan söylediğini sezgisel olarak biliyordu.

Woman's intuition is clearly a valuable trait. - Kadının sezgisi açıkça değerli bir özelliktir.

Английский Язык - Английский Язык

Определение sezdirmeden в Английский Язык Английский Язык словарь

SEZ
Special Economic Zone
sezdirmeden
Избранное