Tom just wants to be liked.
- Tom sadece sevilmek istiyor.
He is liked by Ellen.
- O, Ellen tarafından sevilmektedir.
If you want to be loved, love!
- Eğer sevilmek istiyorsan, sev!
To love and to be loved is the greatest happiness.
- Sevmek ve sevilmek en büyük mutluluk.
Tom just wants to be liked.
- Tom sadece sevilmek istiyor.
Tom wants to be liked.
- Tom sevilmek istiyor.
Tom wants to be loved.
- Tom sevilmek istiyor.
It is easy to love, but hard to be loved.
- Sevmek kolay fakat sevilmek zordur.
I'm sorry, I love you.
- Üzgünüm, seni seviyorum.
I don't love you anymore.
- Artık seni sevmiyorum.
Ken's father loved Ken all the more because he was his only son.
- Baba Ken'i haydi haydi severdi,çünkü onun tek oğluydu.
All our teachers were young and loved teaching.
- Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.
It is pleasant to watch a loving old couple.
- Sevgi dolu yaşlı bir çifti izlemek keyifli.
Children need loving.
- Çocukların sevilmeye ihtiyacı vardır.