I want to have sex with her.
- Onunla sevişmek istiyorum.
To make love is the world's most delicious thing.
- Sevişmek dünyanın en lezzetli şeyidir.
To talk about love is to make love.
- Aşk hakkında konuşmak sevişmektir.
I tell the truth and I want to make love.
- Gerçeği söylüyorum ve sevişmek istiyorum.
They made love all night long.
- Onlar bütün gece boyunca seviştiler.
Do you think that foreplay is an important part of sex?
- Ön sevişmenin seksin önemli bir parçası olduğunu düşünüyor musun?
He ejaculated while we were still having foreplay.
- O biz hâlâ ön sevişme yaparken boşaldı.