Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

settling a matter, determining, final

listen to the pronunciation of settling a matter, determining, final
Английский Язык - Турецкий язык

Определение settling a matter, determining, final в Английский Язык Турецкий язык словарь

decisive
{s} kararlı

Tom çok kararlı, değil mi? - Tom is very decisive, isn't he?

Tom kararlılıktan yoksun. - Tom lacks decisiveness.

decisive
{s} kesin sonuca ulaştıran: the decisive victory in that war o savaşı kesin sonuca ulaştıran zafer
decisive
{s} azimli
decisive
(sıfat) kesin, belirleyici; kararlı, azimli
decisive
kesin sonuca ulaştıran
decisive
şüphesiz
decisive
kesinkes
decisive
kesin
decisive
sonuca götüren
decisive
(Askeri) Sonuç üzerinde rol oynayan
decisive
kati
decisive
katiyetle
decisive
katiyet
decisive
decisiveness kesinlik
decisive
şüphesiz/bitirici/kararlı
Английский Язык - Английский Язык
{a} decisive