semen, or female ejaculatory discharge

listen to the pronunciation of semen, or female ejaculatory discharge
Английский Язык - Турецкий язык

Определение semen, or female ejaculatory discharge в Английский Язык Турецкий язык словарь

come
{f} k.dili. beli gelmek, boşalmak; orgazm
come
önümüzdeki

Önümüzdeki kış buraya tekrar gelmek istiyorum. - I want to come here next winter again.

Onun yeni romanı önümüzdeki ay çıkacak. - Her new novel will come out next month.

come
kopmak
come
edinmek

İşsiz pek çok kişi ile işleri edinmek zordur. - Jobs are hard to come by with so many people out of work.

Bu günlerde iş edinmek zor. - Jobs are hard to come by these days.

come
girmek

Bir içki için girmek ister miydiniz? - Would you like to come in for a drink?

İçeri girmek istemez misiniz? - Don't you want to come inside?

come
ödemek
come
gün doğmak (şans)
come
üretilmek
come
boşalmak
come
başlamak

İçeri gelin. Başlamak üzereyiz. - Come on in. We're just about to get started.

O gelmese bile, biz başlamak zorunda kalacağız. - Even if he doesn't come, we'll have to begin.

come
elde edilmek
come
olmak

Tom bugün bizimle olmak için Boston'dan bütün yolu katetti. - Tom has come all the way from Boston to be with us today.

Tom'un hâlâ gelmeyi planladığından emin olmak zorundaydım. - I had to make sure Tom was still planning to come.

come
sperma
come
dönmek

Kısa sürede geri dönmek şartıyla dışarı çıkabilirsin. - You may go out only if you come back soon.

Geri dönmek zorunda kalacağız. - We'll have to come back.

come
{f} tatmin olmak
come
{f} (came, come)
come
{f} gelmek. Come July and we'll be swimming. Temmuz geldiğinde denize girmiş olacağız
come
hadi

Hadi, Tom. Ona bir şey söyle. - Come on, Tom. Say something to her.

Hadi ama, içkiler benden. - Come on, drinks are on me.

come
sakladığını çıkarıp vermek
Английский Язык - Английский Язык
come
semen, or female ejaculatory discharge

    Расстановка переносов

    semen, or fe·male e·ja·cu·la·to·ry dis·charge

    Произношение

Избранное