O gün görülen bir dolunaydı.
- It was a full moon that was seen that day.
Tepeden görülen yükselen güneş güzeldi.
- The rising sun seen from the top was beautiful.
Onunla görülmek istemiyorum.
- I don't want to be seen with him.
Tom, Mary'yle görülmek istemiyordu.
- Tom didn't want to be seen with Mary.
Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.
- I had never seen a panda until I went to China.
Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.
- I turned off the TV because I had seen the movie before.
O, evin dışına giderken görüldü.
- He was seen going out of the house.
Ben camı kırarken görüldüm.
- I was seen to break the window.
Onunla beraber görünmek istemiyorum
- I don't want to be seen in his company.
Sami çıplak görünmek istemedi.
- Sami didn't want to be seen naked.
O, partide beni görmüş olamaz.
- She cannot have seen me at the party.
Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı.
- Tom had seen Mary with John on more than one occasion before and finally figured out that they were seeing each other.
Aşk onu rüyalarında görmektir.
- Love is seeing her in your dreams.
O dün bizi görmek için geldi.
- She came to see us yesterday.
Gerçek bir keşif yolculuğuna çıkmak yeni manzaralar bulmakla olmaz ancak onlara yeni gözlerle bakmakla olur.
- The real journey of discovery doesn't consist in exploring new landscapes but rather in seeing with new eyes.
This jacket has seen better days. Look how the sleeves are worn.
Tom hangi filmi seyretmek istedi?
- What movie did Tom want to see?
O filmi yine seyretmek istiyorum.
- I want to see that movie again.
Lütfen ayrıntılar için aşağıya bakınız.
- Please see below for details.
Daha fazla bilgi için www.example.com'a bakınız.
- See www.example.com for more information.
Sonuç görülmek için kalır.
- The result remains to be seen.
Tom Mary ile görülmek istemiyor.
- Tom doesn't want to be seen with Mary.
Onunla beraber görünmek istemiyorum
- I don't want to be seen in his company.
Tom bizimle görünmek istemiyor gibi davranıyor.
- Tom acts like he doesn't want to be seen with us.
Erkek kardeşim ve ben havaalanında John'u uğurlamak için gittik.
- My brother and I went to see John off at the airport.
Onu uğurlamak için az önce havalanındaydım.
- I have just been to the airport to see him off.
Benim çocukların okulda iyi davrandığına bakın.
- See that my children behave well at school.
Sayfa beşteki dipnota bakın.
- See the footnote on page 5.
Tom'un bütün gece nasıl ayakta kalabildiğini ve sonra işte nasıl uyanık kaldığını anlamıyorum.
- I don't see how Tom can stay up all night and then be so wide awake at work.
Yarın işte görüşürüz.
- See you at work tomorrow.
Arkadaşımı yolcu etmek için şu an havaalanındayım.
- I have just been to the airport to see my friend off.
O, öğretmenini yolcu etmek için istasyona gitti.
- She went to the station to see her teacher off.
Seni gördüğüme mutluyum.
- I'm happy to see you.
Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.
- I want to see you before you go.
Kazanın ne kadar ciddi olduğunu anlamak için sadece bu makaleyi okumalısın.
- You have only to read this article to see how serious the accident was.
Benim doğru konuşup konuşmadığımı anlamak için gözleri yüzümü aradı.
- His eyes searched my face to see if I was talking straight.
Oraya zamanında gidip gidemeyeceğim yakında görülecek.
- It remains to be seen if I can get there in time.
Tom hâlâ görülecek hiçbir yerde değil.
- Tom is still nowhere to be seen.
Take her to hospital and get her ankle seen.
Bu gece bir dolunay görülebilir.
- A full moon can be seen tonight.
Kule buradan görülebilir.
- The tower can be seen from here.
Bir doktorla görüşmek istiyorum.
- I'd like to see a doctor.
Doktorla görüşmek istiyorum.
- I'd like to see the doctor.
This jacket has seen better days. Look how the sleeves are worn.
Your sofa has certainly seen better days, isn't it time you got a new one?.
Written off by most observers as a champion who had seen his day, the Sampras who stalked the courts as world number one for six straight years in the 1990s rose from the ashes to add to his lustre with a record-setting 14th Grand Slam title.
I'll see your twenty dollars and raise you ten.
Yes, now I've seen it all!.
I've been seeing her for two months.
Tom and Mary don't seem to understand why they aren't supposed to do that.
- Tom and Mary don't seem to understand why they're not supposed to do that.
Tom and Mary don't seem to understand why they're not supposed to do that.
- Tom and Mary don't seem to understand why they aren't supposed to do that.
I do not like seeing animals get eaten alive.
- I don't like seeing animals get eaten alive.
Tom said that he sees a lot of dead animals on the road.
- Tom said he sees a lot of dead animals on the road.
... And I've seen some-- you all are doing these vertical landings, ...
... The place where we've seen manufacturing go has been China. China is now the largest ...