see spirituality, 2

Английский Язык - Турецкий язык

Определение see spirituality, 2 в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

spiritual

{s} ruhsal

Bir öğretmen aramalısın ve sizin için en iyi olan ruhsal uygulama yöntemini öğrenmelisin. - You should seek a teacher and learn the method of spiritual practice that is best for you.

İlk temastan sonra, insanlığın maddesel ve ruhsal gelişimi ilerledi. - After First Contact, the material and spiritual development of humanity flourished.

spiritual

{s} manevi

Tom Gençliğime baktığımda manevi bir boşluk görüyorum. dedi. - When I look back on my youth, I see a spiritual void, said Tom.

Tom bir manevi danışmandı. - Tom was a spiritual adviser.

spiritual

{s} (Felsefe) manevi, tinsel

spiritual

ruhani

Bazıları ruhaniliğin sofuluktan tamamen farklı olduğuna inanıyor. - Some believe that spirituality is utterly different from religiosity.

spiritual

{s} dini değerlere önem veren

spiritual

Amerika zencilerine özgü ilâhi

spiritual

Allah tarafından ilham edilmiş

spiritual

ruhani olarak

spiritual

{s} düşünsel

spiritual

{s} tanrısal

spiritual

kutsi

spiritual

{s} akli

spiritual

kiliseye veya kutsal şeylere ait

spiritual

ruhanı

spiritual

ruhanilik

spiritual

{s} akıllı

spiritual

{s} dinsel, dini

spiritual

(sıfat) ruhsal, ruhani, manevi, tanrısal, dini, düşünsel, akli, zeki, akıllı, esprili

spiritual

{s} esprili

Английский Язык - Английский Язык

Определение see spirituality, 2 в Английский Язык Английский Язык словарь

spiritual