Tom refuses to eat his vegetables.
- Tom onun sebzelerini yemeyi reddediyor.
He got me some vegetables.
- O bana biraz sebze aldı.
Vegetarians eat vegetables.
- Vejetaryenler sebze yerler.
Instead of eating vegetables, he puts them in a blender and drinks them.
- Sebzeleri yeme yerine, o, onları bir doğrayıcıya koyar ve onları içer.
This morning Tom had vegetable soup.
- Tom bu sabah sebze çorbası yedi.
She cooked vegetable soup for us.
- O, bizim için sebze çorbası yaptı.