Amerika'da, benim programım hemen hemen her gün farklı ve benzersizdir.
- In America, my schedule is different and unique nearly every day.
Programımızda bir değişiklik yapamayız.
- We cannot make a change in our schedule.
Senin uçağının saat kaçta kalkması planlanmıştır.
- What time is your plane scheduled to leave?
Sanırım eğitim planına bağlı kalmalısın.
- I think you should stick to your training schedule.
Uçağın tarifeli uçuş saati nedir?
- What's the flight's scheduled arrival time?
Otobüs tarifenin gerisindeydi.
- The bus was behind schedule.
Senin uçağın saat kaçta kalkması planlanmıştır?
- What time is your plane scheduled to take off?
Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı.
- The training session is scheduled to begin at 4 p.m.
Biz zamanlamanın gerisindeyiz.
- We are behind schedule.
Tom bir son dakika toplantısı düzenledi.
- Tom scheduled a last-minute meeting.
Ayın sonundan önce programımı düzenlemek zorundayım.
- I have to organize my schedule before the end of the month.
Oturumlarımı önceden zamanlayabilirim.
- l can schedule my sessions in advance.
Biz zamanlamanın gerisindeyiz.
- We are behind schedule.
Bir randevu planlamak istiyorum.
- I'd like to schedule an appointment.
Doktor Jackson'la bir randevu planlamak istiyorum.
- I'd like to schedule an appointment with Dr. Jackson.
Yarın için bir randevu planlamak istiyorum.
- I'd like to schedule an appointment for tomorrow.
Doktor Jackson'la bir randevu planlamak istiyorum.
- I'd like to schedule an appointment with Dr. Jackson.
Trenler vakit çizelgesine göre çalışıyorlar.
- The trains are running according to schedule.
Tom bir son dakika toplantısı düzenledi.
- Tom scheduled a last-minute meeting.
Ayın sonundan önce programımı düzenlemek zorundayım.
- I have to organize my schedule before the end of the month.
O bazen unutkan olduğu için ona programları hatırlatmayı unutma.
- He is forgetful sometimes so never forget to remind him about the schedules.
Tom ve Mary birlikte vakit geçirmek için kendi yoğun programları içinde zaman bulmak için her fırsatı değerlendirirler.
- Tom and Mary take every opportunity to find time in their busy schedules to spend time together.
The next elections are scheduled on the 20th of November.