saklayıcı

listen to the pronunciation of saklayıcı
Турецкий язык - Английский Язык
(Bilgisayar) register
(Sigorta,Ticaret) custodian
sakla
(Bilgisayar) keep

He is capable of keeping a secret when he wants to. - O, istediği zaman bir sırrı saklayabilir.

Keep the money in a safe place. - Parayı güvenli bir yerde saklayın.

sakla
hid

He hid his toys under the bed. - O,oyucaklarını yatağın altına sakladı.

Please hide the blueberry jam where Takako can't see it. - Lütfen yabanmersini kavanozunu Takako'nun göremeyeceği bir yere sakla.

sakla
lay away
dizi saklayıcı
(Bilgisayar) index register
sakla
cache
sakla
withhold from
sakla
tuck away
sakla
keep back
sakla
withheld from
sakla
{f} hiding

Tom was hiding behind the door. - Tom kapının arkasında saklanıyordu.

Tom is hiding under the table. - Tom masanın altında saklanıyor.

sakla
stow
sakla
salt away
sakla
store up
sakla
{f} stowing
sakla
kept back
sakla
hide

I've got nothing to hide. - Saklayacak bir şeyim yok.

I have nothing to hide. - Saklayacak bir şeyim yok.

sakla
keptback
sakla
tuck#away
sakla
store#up
sakla
stash

Tom ate all the food I had stashed. - Tom sakladığım bütün yemeği yedi.

Sami stashed the marijuana in a motel room. - Sami marihuanayı bir motel odasında sakladı.

sakla
keepback
sakla
dissemble
sakla
storeup
sakla
tuckaway
Турецкий язык - Турецкий язык
(Hukuk) MÜSTEVDİ